15 Mayıs 2015 Cuma

Dışarıda Hayat Var

  Oğlum ile gün içinde iki kez hava almaya dışarı çıkıyoruz.Maksat temiz hava alsın,enerjisini boşaltsın,güneş görsün,kasları çalışsın.. Evde birbirimizi yerken, dışarda enerjimizi boşaltıyor bolca güreşiyor,öpüşüp,sevişip,koklaşıp,yorulup kendimizi eve zor atıyoruz..Bizi anca sokak paklıyor anacım:)
  Ağaçlara tırmanmaya çalışıyor,kuşları kovalıyor,kediyi-köpeği seviyor,taş topluyor,çimlerde yuvarlanıyoruz..bazı anneler bizi yadırgayarak bakıyorlar."ayyy pisliğe bulandııı,üstü başı leş,allahımm ne kadar hareketli birşey buu.." Evet haklılar oğlum bayaa hareketlide,arkadaş çocukları parkta bari bırakın rahat oynasınlar! Bizler düşe kalka büyüdük.Dizlerim yara bere içindeydi benim.Çokta mutluydum.
"Üstün batar,pantalonun kirlendi,ahh oraya dokunma,gel elini sileyim,terledin hasta olucaksın,o elindeki ne yaprak mı at çabuk at,koşma,hoplama,düşersin,dur,yavaş" daha nelerr nelerr..Bir susunda oynasın rahatça.Çocuk sizemi konstre olsun oyuna mı..
  Şehir yaşamı zaten çocukların sokakta oynama hakkını gasp etti:( Bizler saklambaç,ortada sıçan,9 taş,yakalamaca oynar,çamurlara banar hatta heykeller yapardık.Şimdi apartmanların bile önlerinde yer yok.Çocuklarımız dört duvar arasına,avmlere,kapalı alanlardaki oyun alanlarına mahkum oldu:( Biraz yeşillik bulabilmek için şehir dışına çıkmak gerekiyor.Parklarda kırık bira şişeleri,sıkış tıkış oyun alanı yetmiyor gibi, birde sigara içen evebeynler var.Çocuklara özel alanları bile gasp ediyoruz resmen.Kreşler bile artık apartmanlarda, zaten bahçeli olanlarda da senede birkaç kez belki dışarda oynuyorlar.Nedir bu dışarı çıkma korkusu anlayamıyorum.
  Eşimin abisi ve eşi bu konuda inanılmaz titizler.Hastalanırlar diye dışarı çıkarmıyorlar çocuklarını ama iki kızda doğduklarından beri sürekli hasta,sürekli ama.Bahçe katında çocuklar çime basamıyor,üşütmesinler diye.7 yaşındaki çocuk dondurma uzattığımda "boğazlarım şişer,enfeksiyonda kapabilirim,hastalık zor bana sizmi bakcaksınız,bence sende berkaya soğuk bişiy verme emi" dedi.Dışarı çıkıyorum,ince giydiriyorum ve kendi yemesine izin veriyorum diye bana sürekli kızıyorlar:) Eşimin ailesine göre ben "acımasız ve geniş anneyim":)))
  Oğlumu yağmur yağmadığı sürece,karda dahi dışarı çıkardım.Hastaydı,bronşit oldu yinede çıkardım ki temiz hava alsın diye.Oyunlar oynuyor,birbirimizi kovalıyoruz.Sürekli yapraklara,taşlara,çiçeklere dokunuyor.Evde olsa artık etkinlik üretmeye çalışmakta yetti canım,en azından çocum tablet yada tvye falan sarmasın diyorum.Parkta bahçede sosyalleşsin daha iyi.Yok yok biz karşılıklı olarak memnunuz dışarıda olmaktan.."Dışarıda hayatt varrr"
  

1 Mayıs 2015 Cuma

Şekersiz Hayat Buraya Kadarmış

  Ohhhh..Bitti şükür:)Bende bittim tabi.Şaka bir yana aslında benim ilk amacım gerçekleşmiş oldu.Ben hayatımdan şekeri temelli çıkarmak için değil,kısıtlayabilmek için başlamıştım bu şekersiz 21 gün olayına.Zor arkadaş,gerçekten zor.
  Öncelikle "şeker bedenimiz için tamamiyle gereksiz ve zararlı bir hazır gıda".Bu herkes için net! Çocuğumu "rafine şekerden" mümkün olabildiği kadar uzak tutmalı,kendim içinde "olabilecek en az miktarda" tüketmeye çalışmalıyım.En önemli şey ise hareketsiz yaşam.Sağlıklı yaşamaya karar veriyorum dediğiniz noktada bu sadece beslenmeyle olmuyor.Spor şart.Zayıflamak için belli dönem diyet yapıp,egzersiz yapmak mantıklı değil.Sağlıklı beslenme bir yaşam biçimi olmalı.Kaçamaklarsa illaki olucaktır..Şeker kadar tuzlu ve asitli yiyecek-içeceklerden,alkollü sıvılardanda uzak durmak lazım.Şahsen ben öyle biri değilim.Canımın istediğini yemeliyim.Ama yapabiliyorsanız tebrik ederim wowww!
  Evet bu süre boyunca ne oldu.Bahar depresyonundan halsizlik vardı tabi şekersiz beslenme ilede alakası vardır.Kriz geçirmesemde sıkıldım,canım istedi..
Vucudumdan 1.650grm eksildi ama ben hemen yerine koyarım:) Detox suları ilede desteklendiğinde vucuttan ödem atılıyor.Spora devam edildiği sürece enerjide veriyor ama ben sevmedim.
  Sonuç derseniz memnun kaldım açıkcası.Kahvaltılarda haftasında kavanozun dibini gördüğüm meşhur çokolatalı şeyden kurtuldum,canım hiiiç istemiyor hatta ucundan bi bakim dedim tadına ıyyy çok tatlı geldi..Profiterol çok yerdim onuda aramıyorum.Gofret,abur cubur,jelibon,şekerleme,cips,şerbetli tatlı falanda istemiyorum.Ama sütlü tatlı ve dondurmayı bırakamam onu anladım:) Yaş pasta ve tiremusu offff:(iki ayda bir yapalım sizide artık. 
  Hazır şekerli gıdaları enerji almak için tükettiğim olmuştu maalesef.Aniden yükselen kan şekeri,yaşanan bir enerji patlaması ve hızla düşen kan şekeri ile gelen yorgunluk..Sonra yapay açlık,gereksiz beslenme,şişkinlik,halsizlik,suçluluk..Bunlardan kurtuldum şükür.
 Şekerli gıda tüketmeye başladım ama artık çoooook kısıtlayarak.Bu bile benim için büyük bir adım..bakalım ileride neler olacak.