30 Temmuz 2014 Çarşamba

İce'nin İlk Bayramı:)

  Babamız bayrama seyrana çok önem verir.Sabah kalkıp bayram namazına gittiği gibi bayramlaşma başlar..Hazır aileside memleketten geldi,tüm kardeşleri birarada,oğluşta tüm kuzenlerini görmüş oldu.Bolll gezmeli tozmalı ve gürültülü bir bayram geçiriyoruz.

İlk bayramlığımız benuş teyzeden:)Öpücüklerrrr..
Babam bizim oralarda adet olduğu üzere ilk bayramda altın takıyor.
İkinci bayramlık ananeden..
Dişlerimizde çıktı,yakında diş buğdayımız var kısmetse..


13 Temmuz 2014 Pazar

Eve Dönüş:(

 Bir aylık İzmir tatilimizin sonuna geldik:( Evimide özledim gerçi.Hem kuzenlerim bir hafta daha yanımda.Şuan yoldayız ve ben İstanbulda bebekle gidilebilecek havuz arayışındayım.
Koca araba aynen böyle doldu:)


10 Temmuz 2014 Perşembe

Bebekle Havuz Keyfi(!)

  Bebekle denize,havuza gidileceği zaman bir saat öncesinden hazırlıklar başlıyor.Bir saatlik havuz-deniz sefası(!) için,iki saatlik iş çıkıyor.
  Efenim öncelikle minno bebek emzirilir,oyalansın diye oyuncağı verilir.Bizim havlularımız,kremlerimiz,suyumuz,meyvemiz,telefonlarımız bir çantaya konur.Bebişin çantasına oyuncağı,kremi,şapkası,suda kullanılan bezi,yedek kıyafeti,havlusu,maması,suyu konur.
  Anne giyinir,oğluşun altı temizlenir,suda kullanılan bezi takılır.Şort mayosu ve UV korumalı,uzun kollu bluzu giydirilir.Açıkta kalan bembeyaz,narin tenine güneş kremi masaj ile sürülür.Şapkada takılır ve yola koyulunur.Bendeniz bir yürüyen eşya yığını:)Eşim yada annem hangisi varsa paylaşıyoruz taşınıcakları.Bir elde bebe,diğer elde şişme simit.Diğerimizde çantalar,hasırlar..
  Plaja yada havuz kenarına gelindimi en gölge yere otur.Eşyalarını ser,denize gir gel,bebişi önce kucağında sok,sonra simide oturt.Başla kıyıya paralel yüzmeye.
  Buraların suyu soğuk ama oğlan suyu sevdi.Genelde bana sarılarak yüzmek istiyor.Koluma alıp sağa sola sallıyorum,suya doğru yatırıp ayaklarını çırpmasını izliyorum.Gülücükler,çığlıklar,yüzmeye çalışır gibi ayak çırpmalar derken yoruluyoruz.Birimiz kenarda,elde havlu hazır bekliyor.Hoop sarmalayıp doğru şemsiyenin altına.Sonra havlulara sarınıp emziriyorum.Bazen meyve yiyor,bolbol su içiyor.Oyunlar oynuyor,uyuyor.Sonra tekrar suya.
  Eve dönünce herşeyini hazırlayıp duşa sok,güzelce yıka,kremle,giydir,emzir..Sen duşa gir,çantaları boşalt,havluları as,mayoları vs yıka as,yemek yap.
Ama çok yoruluyormuyum hayır.Annem olmasa yorulurmuydum bilmiyorum.Bildiğim tek şey tatil kavramının artık değiştiği.Bana göre tatil deniz,kum,güneş,uyku,aquaparkta tüm gün eğlence ve gece gezmesi idi.
  Çokta abartmaya gerek yok aslında eskiye göre biraz daha yorucu ama eğlenceli oluyor.Onun mutluluğu zaten herşeye bedel.Hem seneye kumlarda kendi oynayabilecek olacağı için,daha da rahat ederiz herhalde.Tabi birde yazlıkta değil otelde olsam acaip rahat olurdum.Yemek,çamaşır derdi olmayınca.Bakalım ozamanlarda neler yapıcaz..
Buda gün boyu yorulmuş ben,oğluşum ve kuzenimin havuz kenarında keyif anı:)

  

İce Şirince'de

  Meryem Ana evi ve Efes harabeleri turumuzun devamında Şirinceye'de uğradık.Köye giden yol,mandalina ve zeytin ağaçlarıyla dolu.Kıvrım kıvrım dağ yolunun sonunda adı gibi şirin bir köy karşılıyor bizi.Doğa ve fotoğraf severler için eşsiz güzellikte bir yer.
 Köyün etrafında ki üzüm bağları,bölgenin meşhur şaraplarının kaynağı.Neredeyse her meyveden şarap yapmışlar.Hem Ramazan sebebi,hemde emziren bir anne olduğum için,her köşeden şarap tattıran esnafı görmezden gelerek,yanlarından geçtim.
  Taş döşeli dar sokaklarda yürürken,köyün özgün mimarisi sizi büyülüyor.Esnaf heryerde:)Meyveler,şaraplar,el yapımı sabunlar,köy ekmeği,gözleme,zeytinyağ..
Bunlarda dağlardan toplanmış,kurutulmuş    yöresel otlar..Yabani kekik,limon kekiği,biberiye,kurutulmuş çiçekler..
 
  Yalnız şaraplar ev yapımı değil.Biri köydeki biri selçuktaki,iki fabrikadan çıkıyor.İstanbuldaki marketlerdede satıldığı için oralardan taşımaya gerek yok aslında.Ama karadut suyu içmeden olmaz:)
 Son olarak; çocukla gidecekler,bebek arabasıyla gitmeyin!Yollar dar ve taş kaplı olduğu için kucakta taşımak bile daha iyi..


 




9 Temmuz 2014 Çarşamba

MeryemAna Evi,Ephesus

  Meryem Ana Evi,İzmir Selçuktaki Bülbüldağında yer alan;Hz.İsanın annesi Meryemin son yıllarını,St. Jean (Yuhanna) ile birlikte geçirdiğine inanılan kilisenin bulunduğu yerdir.Her yıl 15agustosta,Meryem Ananın göğe yükseliş günü vesilesiyle dini anma törenleri düzenlenir.Hıristiyanlar için hac yeridir.
Efes antik kentin üst kapısının yanından geçilerek çıkılan Meryem Ana ören yerinde,küçük bir Bizans Kilisesi bulunmaktadır.Burada Hz.İsa'nın annesi Meryem’in yaşadığına ve öldüğüne inanılır. Hristiyanlar yanında Müslümanlarca da kutsal sayılır ve ziyaret edilir, hastalara şifa aranır, adaklar adanır.
Hıristiyanlığın en önemli kurulu olan Konsüller Toplantısı birkaç kez Efes’te yapılmış ve Katoliklik’in doğuş kararı da burada alınmış.Bülbül Dağı’ndaki bu yapı, 1967 yılında Papa 6’ncı Paul ve 1979 yılında Papa 2’nci Jean Paul tarafından ziyaret edildi.Vatikan tarafından yeryüzündeki en kutsal binalardan biri olarak tanımlanan Meryem Ana Evi, bugün dünyanın dört bir yanından gelen Hıristiyanların ziyaret ettiği, gözde ve kutsal bir mekan konumunda.
   Mekanda tur otobüsleri çoktu ve turist kaynıyordu ama yinede sessiz ve huzurluydu.Minibus ile ulaşım yok.Ya tur şirketleri yada kendi arabanız ile gidebilirsiniz.Selçuk çarşıdaki taksiler,gidiş-dönüş için 60tl alıyor ve sizi kapıda bekliyor.Giriş 5tl ama yabancılara 15tl.İçeride cafe ve hediyelik eşya satanda bir yer var.İkonalar,tesbihler,isa ve meryem heykelleri,magnetler..pahalıdan ucuza herşey var.
  Çaputlar ve dileklerin yazılı olduğu duvar.Hemen yanında kutsal su olduğuna inanılan çeşme var.Oğluşuda orda bir güzel ıslattım:)
   Oğlum hep gülücükler saçtığı için çok dikkat çekiyor.Kaç kişi geldi sevdi bilmiyorum.İtalyan bir turistte fotoğrafını çekti pıtırcığımın.Avrupai bir yüzü olduğundan olsa gerek,herkes nereli olduğunu soruyor hemen:)
Sırada Efes harabeleri,Şirince,Kuşadası..var.




8 Temmuz 2014 Salı

☀️Teos☀️

Tekme yiyerek uyanıp mutlu olan bir insan varmıdır,bennn:) Kıpır kıpır oğluma,sanki anlıyacakmış gibi nazlanıp;5dk daha annemmm nolur azcık uyuyalım hadi deyip sarılıyorum.Önce bıdıbıdı bişeyler anlatıyor,üstümü çekiştiriyor,olmadı saçımı çekiyor en sonunda tekmeliyor.Sonra sevilme saatimiz başlıyor;annem,ananem,kuzenlerimin elinde gülücükler atarak dolaşıyor.Full animasyon:)Eve dönünce bir başımıza kalıcaz artık naparım bilmiyorum.Şuan bolbol dolaştırıyor,yeni yerler yeni insanlar tanımasını sağlıyorum.Denizde yüzdürüyor,temiz havada yürüyüşlere çıkartıyorum.İzmir yakınlarındaki heryeri geziyoruz.
 
Yola çıktık gidiosss..Arkada oğluşum ve kuzi ceyduk.Önde şapkalı ben ve kuzim benom,oğlumun teyzesi,canım..
Teos Akkum Plajı güzelmiş..Seferihisardan sığacık tabelasını takip ederek gittik.Ekolojik tatil köyü bile var.Etraf sessiz ve çokta temiz.Deniz suyu ılık ve cam gibiydi..
Oğlanı yüzdürdük,eğlendirdik,hediyeliklerimizi aldık vee dönüyoruz:( Analı oğullu şapkalarımızıda taktık.Artık bende kendime dikkat ediyorum.Eskisi gibi saatlerce denize gir,saate bakmadan güneşlen,eve geze geze geri dön nerdeee.Kumru yemeğe çeşmeye bile gidemedik.Ama oğlumla tatil bir başka güzel.Yorucu ama keyifli.İyiki varsın icebaby:)





1 Temmuz 2014 Salı

Taze Meyveler İle Soğuk Çay

  Güneşin iyice ısıttığı hatta buralarda kavurduğu yaz günlerde sürekli soğuk içecek tarifleri deniyoruz..
  Bol meyve kullanılan şekersiz bu sağlıklı içeceklere buzda koyarak serinleyebilirsiniz.
  Taze meyvelerimizi birgüzel yıkayıp,dilimliyoruz.Soğuk su,soda,taze nane,bazen sıkılmış meyve suyu ve buz ile hazırlıyoruz.
Bizimkiler tatlandırmak için şeker yerine bal kullanıyorlar ama meyvelerin şekeri yeterli bence.Demlenmiş poşet çaylada soğuk çay haline geliyorlar.
  Elma ve limon,berryler ve lime,karpuz ve lime,şeftali ve kayası,ananas çilek ve limeade,çilek ve lime,kırmızı meyvelerin hepsi..birbirlerine çok yakışan tatlar.










Ice ile Tatilde Bir Gün☀️

  Oğluş yeşile doysun,denizin mis kokusunu alsın,ekgıdaya başladı taze sebzelerin,dalından yeni kopan meyvelerin tadına baksın diyerek tatile memlekete geldik.
  Tatil eskiden benim için bolbol dinlenmek ve denize girmekti.Aslında yaşında olsa daha rahat olurdum sanırım.Bu aralar sürekli göz mesafesinde  beni istiyor.Onun dışında bir problemimiz yok.Öğlen uykusu az diye annem çok taksada ben dert etmiyorum.Çünkü akşam  en geç 9da uyumuş oluyor,sabaha kadar iki yada üç kez emmeye kalkıyor okadar.Ne arabanın arkasında nede ayakta sallayarak uyutmuyorum.Uyku vakti geldimi mıyıklıyor, iki ninni söylüyorum,bazen kucakta biraz sırtını sıvazlayıp uyutuyorum.Burada bebe temiz hava alsın bende yürüyüş yapayım diye uyku saatine yakın,deniz kıyısında arabasıyla gezdiriyorum,okadar rahat uyuyorki.İzmirin tatlı imbatı,dalga sesleri birde arabanın sarsıntısı derken gözler kapanıo.Günlerimiz onun uyku,yemek,oyun saati,yüzmesi yine oyun ve sevgi saatleri arasında geçip gidiyor.
  

Sabah anneyle boyoz almaya gidiyor..
Denizde cıp cıp yapıyor..
Sahilde uyku keyfi..
Babayla akşam gezmesinde..
Anneyle uyku yürüyüşünde..:)








  

Bebek Odasına Perde Tutacağı

  Oğlanın odasındaki fon perde gözüme çok sade gözüktüğü için bir perde tutacağı alayım dedim.Aslında çoğu evde bile yapılabilir gibi.Krem ponponluya bayıldım.Denizci temalıda bolbol buldum,herzamanki gibi:)