28 Aralık 2014 Pazar

Oyun Bebeğim

  0-3 yaş öğrenme kapasitesinin hızla arttığı dönemdir ve özel olarak desteklemek önemlidir.Bu yaş grubu için hayat oyundan ibaret.Aynı zamanda oyun onların kendini ifade etme biçimidir.
  Ee artık yaşına gelmiş bir bebekle hayat daha hızlı,bol koşturmacalı,heyecanlı ve yorucu.Ordan oraya zıplayan,bir anda tv ünitesine tırmanan,çekmeceleri yerlere boca eden,biten bulaşık makinasını yeniden çalıştıran,bulduğu her düğmeye basan,enerjisi tükenmeyen bir bebeğim var.O artık tam bir "oyun bebeği" oldu.Onun gelişimini desteklemek için yaptıklarımdan bahsedicem.
  Ama unutulmaması gereken en önemli şey sizin ona sunacağınız şeylere çocuğunuzun açık olması,öğrenmek istemesidir.Her çocuğun gelişimi,merakları ve öğrenme hızı farklıdır.Başka çocuklar ile asla kıyaslamamalı.(Bu konuyla ilgili birkaç yazı okudum sonra bahsedicem.)
  Ben ilk zamanlar şekilleri kutuya atarken hep hatalarını düzeltip doğru boşluklara atsın diye uğraşıyordum.Oğlumda hemen ilgisini yitirip oyundan kaçıyordu.Bir iki günümü aldı hatamı anlamak,onun yanlışını düzeltmeme kızıyordu.Şimdi onun keşfetmesine imkan verdiğimde uzun süre ve eğlenerek oynuyoruz.Oyunları onun yönlendirmesini teşvik ediyorum,kendine güvenmesi için onu serbest bırakıyorum.Tabiki gözlem altında serbestlik:)
  Benim küçük tazmanya canavarımın bu aralar en sevdiği şeyler çorap çekmecesini boşaltmak,kirli sepetini dağıtmak,elektrik süpürgesini kullanmaya çalışmak,dans etmek..Toplamaya ise hiiiç yanaşmıyor.Ama çamaşır asarken sepetten "all annii ıhhh-ıhh" diye bana çamaşırları uzatıyor:)İkeadan bir çadır ve tünelini aldık içinde gidip tek başına oturuyor,yakalamaca yada saklambaç oynuyoruz.Artık salonda bize yer kalmadı zaten.
Etrafında duyduğu,gördüğü herşeyi anlatıyorum,sürekli konuşuyoruz."Teşekkür ederim" ve "lütfen" kelimelerini cömertçe kullanıyorum.Ağaç yaşken eğilir şekerim şimdi öğrenmezse büyüyünce hiiiç önemsemez.Bunlar sonradan kazanılan alışkanlıklar değil bence.
  Şimdiii çocuklar ile ilgili aktiviteler bir kaç kola ayrılmış,"dil gelişimi","bilişsel beceri","sosyal gelişim","ince/kaba motor gelişimi" gibi.Öyle karmaşık şeylerde değil oldukça basit.
  "Bu kim?,"anne nerde?" gibi sorular soruyorum,isimlerimizi,mesleklerimizi anlatıyorum.Bu "dil gelişimi" için iyiymiş.
Kitapları çok erken almışım henüz ilgisini çekmeye başladı.Sayfaları çevirip anlatmamı istiyor ve en çok hoşuna giden yeri sürekli tekrar ettiriyor.Tencere,tava ve kapakları..aman allahım o nasıl bir gürültü ve o nasıl bir mutluluk:)Yemekler yapıp bize tattırıyor,başka kaplara içiçe koyuyor.Farklı nesneler ile vurup çıkan sesleri dinliyor.Bunlarda "ince motor gelişimine" örnek gösterilebilir.Bu gelişimi destekleyen oyuncaklarımızdanda evde bolca var.
4-5 oyuncağı aramıza alıyorum ve adlarını söyleyip bana vermesini istiyorum,bu oyunu onu sıkmadan farklı zamanlarda sıkça tekrar ederek oynuyoruz.Buda "bilişsel beceri" oyunumuz.
  Ben bu aralar gündüz etkinliklerimizi çeşitlendirmeye çalışıyorum,mümkün oldukça dışarı çıkarıyorum,yaşıtı çocuklarla bir araya getirmeye çalışıyorum(yalnız kendi yaşıtları ilgisini çekmiyor büyük çocuklarla oynamak istiyor).Şimdilerde fiziksel gelişimine katkıda bulunacak hemde enerjisini boşaltıcağı bir bebek spor merkezi araştırıyorum..

25 Aralık 2014 Perşembe

Oğlumun 1.Doğumgünü

  Kutlamalar 2 gece 3 gün sürdü:)Şaka canımm ama hazırlıklar,fotograf çekimi,doğumgünü kutlaması,aile yemeği hakikaten iki günümüzü aldı.
  Anne ve babalığımızın kutlaması olan oğlumuzun 1.yaş gününü atlattık.Yavrumuz herşeyden habersiz arkadaşlarıyla oynadı.Daha doğumgünü pastasından bile tadabilecek yaşta değil benim kücüğüm.Ee zaten ilk doğum günleri anne ve babalar için:)Artık ilerleyen senelerde oğlum nasıl isterse öyle yaparız tabi ama benim aklımda 7 çeşit tema hazırda beklemekte:))
  İlk düşündüğüm dışarıda bir mekan kiralayıp büyük bir parti yapmaktı.Sonrasında abartı olduğunu ve hatırlamayacağını düşünerek evde en yakınlarımız ile kutlamaya karar verdik,ayırdığımız parayla onu küçük bi tatile götürücez.Süslerin bir kısmını partidünyası.com dan sipariş verdim,bir kısmını ise kendim yaptım.
 Daha önceki yazıda bu görsellerin bulunabileceği site isimlerini paylaştım ama sonra printleri hazır olarakta vericem.
  Evde parti hiçte kolay değil.Temizlik,ikramlar,süsleme hazırlıkları ve bir yanda inanılmaz hareketli bir bebek..İnanın çok yorucu.
  Öncelikle menümüzden bahsedeyim.Genelde benim sevdiğim şeylerdi:)
Sirk Temalı Butik Pasta
Sirk Temalı CakePops 
Cupcake
Tahinli Kurabiye (şericiğim yaptı)
Peynirli SuBöreği
Ispanaklı Mini Börek
Patatesli Kıymalı Kol Böreği 
Yaprak Sarma
Patlıcan/Biber Kurusu Dolması
Mücver
Patates Salatası
Mercimek Köfte
Dereotlu Peynirli Poğaça
Ben resim çekene kadar masadan çoğu şey mutfağa gitmişti bile napimm..
  Partiye gelenlere hediye vermek artık adetten..Şekerleme,butik sabun,kitap ayracı vs daha önce yaptığımız için bu sefer farklı birşey seçtim.Dolaplarını/çekmecelerini her açtıklarında mis gibi koksun diye el işlemesi lavanta keseleri!Şericiğimin ellerine sağlık.Minikleride unutmadık tabi balonlar,parti kaynana dili:) ve tokalar verdik.Evet tek erkek bizimkiydi misafirlerimiz hep minik prenseslerdi.
 Doğumgünü bittiğinde kuzenim,annem ve ben bitmiştik..Ama böyle kutlamalar aile ve arkadaşlarla güzel oluyor.Bizimle olan herkese çok teşekkür ediyorum.En çokta tee viyanalardan buraya yeğeninin doğum gününe gelen benuşuma..
  İyiki doğdunn oğlummm,iyiki varsın..!!!
 



  

24 Aralık 2014 Çarşamba

Doğumdan Önceki Kadın Olabilmek

  Dünyalar tatlısı bebeğinizi kucağınıza aldınız ve hamilelik bitti.Alışma süresinide atlatıp aynaya baktığımızda çoğumuz görüntümüzden memnun olamıyoruz.Doğumdan önce ki halimize dönebilme hatta belki daha iyisi olabilme..hepimizin hayali değil mi bu? 
  Şu ünlü doğumdan sonra böyle kilo verdi,şöyle forma girdi zırvalarına ve mucize diyetlere inanmıyorum.Ayrıca spor sadece kilo vermek yada sıkılaşmak için değil sağlık için yapılmalı!
  Kabul edelim ki doğumdan önce spor yapmıyorsanız,sonrasında başlama olasılığınızda oldukça düşüktür.Doğumdan sonra gevşeyen kaslarınızın güçlenebilmesi ve vücudunuzun doğum öncesine geri dönebilmesi için spor şart.Yalnız bir konuda anlaşalım spor ve sağlıklı beslenme belli süreler ile yapılmamalı,hayat tarzı olmalı!
  Tabi sizin kafanızdan şuan neler geçiyor..param yok yaşam koçu tutamam,spor salonuna gidecek imkanım yok,bebeğim büyüsün öyle başlarım spora şuan vaktim dar,duş almaya yemek yemeye halim kalmıyor iki çocukla nasıl spor yapılır,su içsem yarıyor,evde spor yapacak kadar disiplinli değilim...ve bahaneler dahada artarak devam ediyor..
  Bakın bu kadınları çocuklu olmak durdurmuşmu:)Aslında resmi boşverin internette bir dolu video var çoluk çombalakla spor yapabilen anneler ile ilgili.Evinin salonunda matını sermiş yoga yapan anne,arkasında onu taklit eden 3yaşlarında kızı,yürüteçle sağa sola çarpan bir bebek birde annenin üstüne tırmanan bir oğlan..kadın bunlara rağmen hergün yarım saat sporunu yapıyormuş,bayıldım.
  Sizde kendinize hemen bir rutin oluşturun günde yarım saat egzersiz yada bir saat tempolu yürüyüşe başlayın.Açık havada yürüyüş bebeğinizle yapabileceğiniz keyifli bir aktivite ayrıca bebeğinizin iştahını açıyor.Bir taşla iki kuş.Bebeğiniz ile yapabileceğiniz başka spor dalları arıyorsanız jimnastik ve yüzmeyide öneririm.

19 Aralık 2014 Cuma

Artık İce'ında Yaşı Var:)

  Başş başş 0,Hoşgeldinn 1:)Oğlum bugün yaşına girdin.Allahım sağlıklı sıhhatli,mutlu bir ömür versin sana inşallah.
  Karnımı durmadan tekmelemen dün gibiyken,kuzu o hiç durmayan minnak ayaklarınla heryerde beni takiptesin artık.İlk zamanlarda sana "kıpraşık" diyorduk çünkü ne elin kolun nede ayakların hiç durmuyordu,sürekli çırpınıyordun.
  Hiç geçmiyecek sandığım ilk aylardan sonra bugün çocukluğa adım attın.Eğlenceli olduğu kadar duygusalda bir gün benim için.İçimdeki balık kadının yüzüne hep bunlar..Sen benim neşem,heyecanım,ayım,güneşim,öğretmenim,nefesim,çapam,uykusuz gecelerim,önceliğim,sinir küpüm,herşeyimsin.Hiç bir ifadeye sığdıramıyorum ki seni.
  Seni ilk kucağıma aldığımda cap dedin burnuma yapıştın emmeye başladın,yanaklarımı,yüzümü neresini yakaladıysan yaniiii o ilk andada ağlamadım güldüm.Halada beni güldürüyorsun.
  Bir insanı bukadar sevebileceğimi hiç düşünememişim.Ayrıca sandığımdan daha sabırlıymışım.Çok şey öğrettin sen bana,ben sana.Hayata bakış açımı,önceliklerimi değiştirdin.Dualarım bile hep sensin artık.Okula başladığını,mezuniyetini,evlendiğini hatta belki çocuğunu bile görebilmek için.Yani sayende ileriyide planlıyoruz:)Babanı daha az stresli ve daha güleryüzlü birine çevirdin mesela.Seninle çok mutlu oluyor,sayende hayat dolu bile diyebiliriz.Saklambaç oynamaya bayılıyorsun.Kahkahalarla ebelemece oynuyoruz,çığlık çığlığa gülüyorsun..Oyuncaklarınla oynarken bir an gözlerin beni arıyor kalkıp yanıma geliyor ve öpüp geri gidiyorsun.En mutlu olduğun an babanın sana hadi cıpcıp yapalım dediği andır eminim:)Hemen bacaklarını çırpmaya ve cıpppcıppp diye bağırıyorsun hatta koştur koştur banyoya gittiğinde çok oluyor:)
  İyiki doğdun,iyiki varsın.Sayende bizde çekirdek aile olduk.Sen,ben,baban.Ama en çok sen ve ben:) 

15 Aralık 2014 Pazartesi

Doğum Günü Banner Yapımı

  İlk doğum günü heyecanı yaşıyorum bu aralar.Menüyü oluşturdum,misafirlerimi çağırdım,pastanın siparişini verdim.Vee sıra süslere geldi fazla abartıya kaçmadan kendimce birşeyler hazırlıyorum.El işi olaylarını zaten çok severim.
  Yoğun araştırmalar sonucu öğrendim ki doğum günü için en önemli süs bannermış.Olmazsa olmaz ona göre.Konseptimize uygun renkli kartonlar,kurdela ve yapıştırıcı ile o iş tamamdır..
   Hazırlık yapan arkadaşlar için birkaç tane site ismide vereyim.Onlarca çeşit tema,afişler,baskıya hazır süsler aradığınız herşeyin baskıya hazır hali mevcut ve ücretsiz.Size sadece dosyaları indirip yazdırmak kalıyor.
  • catchmyparty.com
  • printabelle.com
  • thetomkatstudio.com
  Ben uğraşamam derseniz etsy.com daki yüzlerce çeşit arasından ücretli olarak sipariş verebilirsiniz.Olmadı eminönüne gider dükkan dükkan gezer beğendiklerinizi alırsınız.Ben yinede size internetten bulduğum bazı örnekleri vereyimde belki farklı bir fikir bulursunuz..




















  

10 Aralık 2014 Çarşamba

İce'ın Doğum Günü Yaklaşıyor:)

   Eveeettt İceoğlanın doğum günü yaklaşıyor:)Önce temaya karar verdim sonrada dekorasyon fikirleri araştırmaya başladım.
  Aslında bir mekan kapatıp büyük bir parti yapma niyetindeydim.Sonra annemin ve eşimin konuşması sonucunda vazgeçtim:)Haklılarda açıkcası 1.yaşgünü sadece anne babanın tatminiyle alakalı,çocuklar olup bitenlerden habersiz kalıyor.Buarada dışarıda ortalama bir parti 5-10bin tl arası tutuyor.Evde yapılan bir organizasyon bile süsü,butik pastası,balonları,kıyafeti,fotoğrafçısı,hediyesi derken birkaç bin tl tutuyor.
  Çocuklar için olan herşey özellikle babyshower,mevlütler,sünnet yada doğumgünleri resmen bir pazar oluşturmuş.Onlarca organizasyon firması var ve çooook abartılı şeyler yapıldığını gördüm.Tabi biraz bütçeylede alakalı ama ilerde daha fazlasını isteyen bir çocuğa nasıl yeticem diye düşünüyor insan.Misal bizde bir ilk çocuk etkisi var(eşimde daha fazla),annemlerde ilk torun,ilk defa teyze ve ilk defa dayı olan kardeş sapıtması...Yani ilk yaş hediyeleri bu sene biraz abartılı oldu ama kendimize geldik şükür bundan sonra abartı yok!!!Gerçekten!
  Bizim temamız "Circuss" çok renkli ve cıvılcıvıl olduğu için yoksa fikir olarak karşıyım çocuğumuda götürmem.Halloween zamanına denk gelip tam istediğimiz gibi sevimli bir kostümde bulduk tee Almanyalardan.
  Cupcake ve cakepops ikramlarını kendim yapmaya karar verdim.Frosting,kuvertür çikolata,yenilebilir dekor şekerlemeler,balonlar,cupcake kapları,kürdanları,renkli pipetler,hediyelikler ve envai çeşit süs bir günlük eminönü çıkartması sonucu temin edildi:)Aradığınız aramadığınız herşeyi bulabileceğiniz bir yer.Hemde çok uygun fiyatlara.
  Cakesmash çekimi için dekorlar ve chalkboard halledildi.Doğumgününden önce ailece fotoğraf çekimimiz var.Dslr makinam olduğu için bu iş bana ait.
  Banner ve birkaç çeşit süsüde kendim yapmak için renkli kartonlar ve ipler falan aldım.Nasıl yapıldıklarını daha sonra paylaşıcam.Ben yapınca dahada çok hoşuma gitti.
  "Ayyyy yani böyle bir işe kalkışmasaydım da bir yere ailecek yemek yemeye gitseydik,evdede pastamızı kesseydik nolurduuu" diye düşünmüyor değilim.Bundan sonra oğlum kendisi parti isteyene kadar aile arasında minik kutlamaya karar verdik.
  Şimdiii geri sayımda son 5 gün hadi bakalımmm:)
  


8 Aralık 2014 Pazartesi

Uyku Öncesi Yoga

  Kronik yorgunluklar,bacak ağrıları,ertesi gün yapılacaklar listesi,çocuğun üstü açıldımı acaba,doğum gününde ne yapıcaz,yarın ne yemek yapsam ki...diye düşünürken bir türlü uykuya dalamıyordum.
  Kitap okumak,sıcak duş,papatya çayıda işe yaramayınca başka bir çözüm yolu buldum.Uyku öncesi yogası!Gerçekten harika oldu.Yarım saat kadar paylaştığım resimlerdeki hareketleri yapıyorum.Hem esniyorum hemde başımı yastığa koyduktan sonra saatlerce dönüp durmadan uykuya dalıyorum.
  Yorgunluktan sızdığım gecelerde ihtiyacım kalmıyor gerçi:)) Ama tavsiye ederim sabah uyanınca ve uykudan önce tok karnına birer seans:)Neyse sağlık durumunuza ve esnekliğinize uygun olanları seçip ama kesinlikle doktorunuza sormadan başlamayınız efenim!Tutulup kalırsınız valla karışmam.

 Yalnız şu 6 ve 8 numara beni bitirdi,süper:)Haydi bakalım hep beraber ommmmm..







2 Aralık 2014 Salı

Gözlüğe Elvadaaa:)

  Nayırr nolamazzz görüyorumm:)Evet hayatımda ilk defa muayene sırasında oku denilen harfleri çok rahat gördüm.HD yayına geçtim resmen!
  Sabah kalktığımda ilk iş gözlüğümü aramak oluyordu.Güneş gözlüğünüde numaralı kullandığım için belli modellerden seçim yapmak zorunda kalıyordum.En sonunda ameliyat olmaya razı oldum ve çok mutluyum.İlk gün yanma batma oldu 5-6saat kadar.Evin en karanlık odasında öylece yattım sıkıntıdan patlayarak.Allahtan İce oğlan ile annem ve babam ilgilendi.Ertesi gün herşey normale döndü.Tabi alışma süresi biraz garip.Miyoplar birkaç gün hipermetroplar gibi oluyormuş.Üçüncü gün kontrolümüde oldum ve herhangi bir sorun yok.Gözlerimi ovalamamak için zor dayandım açıkcası.Buradan nasıl bir süreç olduğunu okuyabilirsiniz.
  Dünya Göz Hastanesi Altunizade şubesinde Intralase Lasik deniken ameliyattan oldum.Hastane personeli oldukça güleryüzlü ve ilgili.Ama lazer işlemi sonrasında beklenilen yer daha loş olsa iyi olur.Zaten ışığa hassasiyet oluyor.
  Üç ay sonra bir kontrol daha var.Lazer tedavisi sonrası elde edilen yeni göz numaranız tam olarak ancak 3ay sonra tespit edilebiliyormuş.1hafta göz makyajı yapmak yasak.4hafta süreyle gözleri korumak önemli deniz havuz yasak.İlk gün ise sadece tablet,telefon ve tv yasak.Zaten gözümü zor açtım ayol ne tv si..
  Ayrıca baya baya herşeyi gördüm sayılır.Gözümün üstünde gezinen kalem sonra cila atılır gibi fırça falan:)Toplamda 10-15dk ve iki etapta yapıldı.İşlem sırasında sizinle konuşup bilgide veriyorlar.Korkulucak birşey yok açıkcası.
  
  Unutmadan bahsedeyim yakın gözlüğü takmak 40-45 yaşın üstündeki kişilerde fizyolojik,doğal bir durumdur.Bu nedenle,doğru uygulanmış bir tedavi sonrası 40 yaş ve üstündeki kişiler doğal olarak sadece okurken yakın gözlüğü takmaya devam eder veya bazı durumlarda yakın gözlüğü takmaya başlar.
  Eğer lazer tedaviye uygunsanız kesinlikle  yaptırın derim..

28 Kasım 2014 Cuma

Anne Olunca Değişenler

   Eşim bende çocuktan sonra olumlu olumsuz bazı şeylerin değiştiğini söyledi sanki kendisinde değişmemiş gibi.Açıkcası daha çok ilgi istediğinin farkındayım da o bunu kabul edip söyleyemiyor:)
   Neyse bir durup düşündüm ve listelemeye başladım.Hamileyken bazı yazılar okumuştum ve hep olumlu gelişmelerden bahsediyorlardı.Sanki hayat toz pembede,sizlere ailecek sevgi pıtırcıkları gibi yaşıyacağınızı düşündürüyorlar.Hiç,saatlerce uykusuzluktan,biri bitince yenisi gelen hastalıklardan,diş çıkarmadan,gece gezmelerine bir süre veda etmekten,dip boyası gelmiş halde dolaşmaktan,uzaklaşan eşlerden,gevşemiş göbekten ve daha nicelerindem bahseden yok..! 
  Bunların çoğu benim başıma gelmedi çok şükür ama yaşayan anneler olduğunuda hepimiz iyi biliyoruz.
  İşte bebekten sonra değişenler,önce olumlular gelsin:)
• İlk kucağınıza aldığınızda başlayan hayal edebileceğinizin ötesinde bir sevinç,heyecan,sevgi..
• Merhamet,empati gibi duyguların tavan yapması.
• Günde 352732 kez onu düşünürsün.
• Uyusun diye can atıp sonra resimlerine bakarsın:)
• Yatırım yapmaya başlar ve daha akıllıca harcama yaparsın.(böyle bir şey yapabileceğimi hiiiiç düşünemezdim)
• Her gün onun yeni bir süprizine tanık olursun.
• Amatör fotoğrafçı olursun.Mesela benim yeni bir harddiske ihtiyacım var:)
• "Anne olunca anlarsın" lafını devralırsın.
• Anne babana daha farklı bir gözle bakarsın.
• Haber izlemek sıkıntı vermeye başlar.
• Banyo keyfi yerini 5dk lık hızlı çekim duşa döner.Kimi zaman o bile lüx gelir.
• Eğer bakıcak bir ailen,yardımcın,yatılı bakıcın,kayınvaliden yoksa eşinle sinema,yemek vb sosyal aktivitelerden birsüre uzak kalırsın.Cumartesi gecesini evde geçirmekmiiii..alışsan iyi olurr:)
• Daha çok çocuklu arkadaşlarınla görüşürsün.
• Misafirliğe gittiğinde bir rahat oturamazsın.Sohbete ortasından sonundan yetişirsin.
• Konuşmaların hep bebeğinle ilgili olmaya başlar.Aman buna dikkat,karşı taraf için ne kadar sinir bozucu olduğunu düşün!
• El kadar boyuyla sabrının sınırlarını sana bir güzel öğretiverir.
• Günlük konuşmalarınızın içine "kaka" olayı girer.Yaptımı,yapmadımı,düzeldimi,hımmm kıvamı iyiydi yani,aman iyi olsunda:)
• Sevimli yer cücesi size asla asla dememeniz gerektiğini öğretir.
• Uyku:)Hahaha biri kesintisiz uykumu dedi:)Gece emmesini bırakana kadar öyle bişi yok!Gün içinde bile uyumayıp annesinin enerjisini emen bebeler var.
• Yorgunluk,halsizlik,enerji düşüklüğü eğer düzgün beslenmiyor ve spor yapmıyorsanız kronik hale döner.
• Anne demek jonglör demek.Aynı anda kaç işi yapabileceğinize siz bile inanamayacaksınız.
• Herşeyi uçlarda yaşama,ruh hali değişkenliği özellikle loğusalıkta çok mümkün.
• Vucudunuzda geri dönülmez izler bırakabiliyorlar.(dikiş izi,çatlaklar,fazla kilolar..)
• Sevimli bebeğinizin olduğu kadar sevgili eşinizinde size ihtiyacı var.Bazıları kabul etmesede eşler bebeklerini birazcık kıskanıyor.İlgi göstermeye dikkat etmeli aynısını beklediğinizide ona söylemelisiniz.Kendi kendine anlamasını beklerseniz ohooo:)
• Ev gezmesine bile orta çapta spor çantası ile gidiyorsunuz.Ee bezler,oyuncak,yedek kıyafet,damlası,suyu,yemeği..
• Tatil kavramınız değişir.Deniz-kum-güneş-kitap okuma-dinlenme yerini; çocuğu uyut-yedir-yüzdür-üstünü değiştir-oynat-güneşten koru-yedir ve uyuta döner.
  İyi yanları olduğu gibi yorucu ve fedakarlıklar isteyen bir şey annelik.Ve tüm zorluklar; yememesi,ateşi çıkması,uyku sorunu; bir gülüşü yada anneee demesiyle gerçekten geçiyor:)Yoksa doğum da dahil bukadar acı,halsizlik,dert tasa vs ye rağmen ikinciyi,üçüncüyü neden istesin insanlar dimiii

  

26 Kasım 2014 Çarşamba

Taytay Oğluma Tayytayy:)

  Bağımsızlığa giden ilk adımlar..Hakikaten karmaşık bir duyguymuş minik bebeğinizin ilk adımlarını görmek.Duygusal biri değilimdir pek ama bir an büyüyüpte evden gideceği adımların başı işte bu adımlar diye düşünmekten alamadım kendimi.Canım oğlum,herşeyim nasılda kahkahalarla yürüyorsun.Nasıl büyük bir zevk alıyorsun birşeyleri başarabilmekten..Ve ne kadar çabuk büyüyorsun:(
  Buarada her anının keyfini çıkarayım derken zaman nasılda hızlı geçiyor.Bebek günlüğü tutmanın çoook basit gözüksede zor olduğunuda anladım:)
  Gelişim evreleri her çocukta fark ediyor.Bazıları 11.aylarda bazıları ise 15.ay civarı yürüyor.Ama araştırmalar gösteriyor ki bebeklerin %90 ı doğumgününden hemen sonra yürümeye başlıyor.Yürümek onların öğrenme sürecinde büyük bir adım.Ve bebeklikten çocukluğa geçişteki süreçteki en büyük gelişmelerden.
  Gelelim "taytay" olayınaa:)Herhangi bir yere tutunmadan,bağımsız uzun süre ayakta kalabilme.Gördüğüm kadarıyla artık "Taytay Partileri" revaçta.Biz öyle bir kutlama yapmadık tabi hem zaten doğumgünümüzde yakın:)Ama yazmadanda edemedim.
  İce oğlan 9.ayda tutunabileceği herşeye asılıp kendini kaldırmayı başardı.10.aydan beride önde elleri zombi gibi uzatmış paldır küldür yürümeye başladı.İki üç adında düşüyordu ama çok hırsı bir çocuk kendi kendine kalkıp tekrar yürümeye başladı.Açıkcası biz hiç teşvik etmedik canı nezaman isterse yürüsün diye.
 "Tutun ve kalk,dengede dur ve ilerle" işte işaretler bunlar:)İlk zamanlar jöle kıvamında titrek titrek adımlar vardı şimdiyse ellerini açıp anniiii diye bazen paldır küldür bazen tepkinli yürüyen bir oğlum var.Kucağıma yetiştiği yada hedeflediği şeye ulaştığı zaman kendini alkışlıyor,çok mutlu.Elimden tutup yanımdan yürüyor ve istediği şeyleri gösteriyor.Hoş ama artık ayaklanan bir bebek daha çok dikkat istiyor.Tabii birde işin iç acıtan yanı var.Patır kütür düşme.Okadar çok düşmenin sonunda onun bile yolunu bulmuş minik tazmanya canavarım.Totosunun üstüne göre yada yandan deviriyor kendini,boynunu yukarda tutmaya çalışıyor garibim.
  Çocuğunuz yaşını geçmiş ve hala yürümüyorsa dert etmeyin lütfen.Çünkü hiç bir sağlık problemi olmadığı halde 15-16.aya doğru yürüyen çocuklar var.Erken yada geç yürümenin zeka gelişimiyle bir ilgisi yok..
  Yürüteç asla tavsiye etmiyor uzmanlar bende karşıyım ama şu tarz bir yürüme yardımcısıyla bebeğinize destek olabilirsiniz.


  


25 Kasım 2014 Salı

Sağlıklı İlk Adımlar İçin

   Miniğiniz büyüdüde ilk adımlarınımı atıyor:)Anne baba için inanılmaz mutlu ve heyecan verici bir olay.Bebeğinizin sağlıklı gelişimi açısındanda aynı derece önemli bir olay.
   Uzmanlar ilk adımların çıplak ayak ile atılmasından yana.Neden mi?Çünkü ayak parmaklarının yere temas etmesi,yürüme reflexinin gelişmesine yardımcı oluyor.Dikkat etmemiz gerekenler ise önemli ve kısa bir liste;
• Zemin kaygan olmamalı.Toprak,çim,yumuşak halı ideali.
• Çocuk yorulduysa yada istemiyorsa asla zorlanmamalı.
• Tutunup ayağa kalktığı nesnelerin sağlam olduğundan emin olunmalı.
• Bazıları düştükçe hırslanıyor,bazılarıda korkuyor.Teşvik ederken çocuğu sıkmayın bırakın canı nezaman isterse yürüsün.İlk adımlardan sonra 6ay içinde yürüyebiliyorlarmış.
• Ayakkabı seçimi önemli,doğal maddelerden yapılmış olmalı.
• Ayakkabı kesinlikle sıkmamalı,çokta bol olmamalı.Dr.lar yarım numara büyük olanın en ideali olduğunu söylüyor.
• Ayağın şeklini alan esnek fakat tabanı biraz sert olmalı ki zemindeki olumsuzluklardan etkilenmemeli.
  
  Yani en iyisi evde çıplak ayakla yada kaydırmaz çorapla,dışarda ayına uygun ortapedik bir ayakkabı edinmek.Deri ve kaydırmaz patiklerdende kullanıp memnun kalan çok anne var.Benim oğlum ayağında pek bir şey sevmediği için çorapla denemeler yapıyor.Ayakkabıyla yürümeye zorlamak iyi değil dedi doktorumuz.Ayak adelelerinin sağlıklı gelişimini etkiliyecek hasarlar verebilirmişiz farkında olmadan.Açıkcası ben hiç yürütmeye bile çalışmıyorum kendisi evin içinde dört dönüyor zaten:)
  Ama dikkattt!!!Tutunabileceği herşeye asılıp ayaklanan bebek artık ekstra dikkat istiyor demektir.

10 Kasım 2014 Pazartesi

Anneler ve Soğuk Fobileri

  Birçok anne kışın dışarı çıkınca çocuğunun hasta olacağına inanıyor.Halbuki açık havaya çıkan çocuğun iştahı açılır,uykusu düzene girer,daha sağlıklı bir görüntüsü olur ve enerjisi bir nebze boşalırda evde daha az kudurur.Ama yokkk olmazzz,çocuk öyle herzaman dışarı çıkarılmaz..
  Güneşli havada çıkarılmaz,yağmurluda hiç çıkarılmaz,karda neymiş aaa yine çıkamaz,banyo yaptıysa çıkamaz,rüzgarlıysa çıkamaz,kırkı çıkmadan çıkamaz,hastaysa zinhar çıkamaz...:)Öyle kapalı evde fanusta,hava nemlendirme cihazları ve stelizörler ile itinayla büyütülür.Sonra kafasını camdan çıkarsa hapşırıklar başlar.Okul başlar hep hastadır...
  Şimdi burda anneler ikiye ayrılır birrr klasik Türk annesi,ikiiii klasik tipik Türk annesinin vicdansızlık ile kınadığı hippi anne:)Hakikaten öyle ama azıcık cool anne olunca insafsız,vicdansız,acımasız,beceriksiz ve ilgisiz anne oluveriyorsunuz."Yoook çocuğu yeterli giydirmiyor,zorla ver ağzına zayıff,ayyy düştüü kıyamammm ühühühüüü,uyandınmıı senn giy hemen şu süveteri,dolaptan bir şey yeme,yere oturma,uyudu kar yağar üstüne karr bişiy ört.."daha neler neler. 
  Güzel ülkemin insanına "soğuk hasta etmez!" lafını anlatırsınız ama asla ikna edemezsiniz.İki yengem var alman bide avusturyalı var aman es geçmeyelim:)Kötü hava yoktur kötü kıyafet vardır der ve çocukları karda yağsa muhakkak dışarı çıkartırlardı.Amannn ne eleştiri alırlardı herkes topa tutardı çocuklar bronşit olur yok havale geçirir bıdıbıdıı.Benim oğlum bronşit oldu mesela.Eşimin ailesi beni şuçluyor çocuğu sürekli dışarı çıkarıyormuşum diye.Halbuki benim oğlum 11aylık olmak üzere ve iki kere hastalandı.Ama kendi çocukları sürekli ama sürekli hasta yazık evden çıkmıyorlar...Kıyaslama değil bu,aklın kendine yetmiyor bana yol gösterme kadın demenin bir yolu işte:)
  Kızıyorum ben atlete alıştır,ayağını patiğe alıştır,denizden çıkınca sar sarmala,saçını ıslak bırakma,banyo yaptıysan dışarı çıkma...böyle alıştırırsanız tabiki narin olurlar.Benim annem ne atlet ne çorap hayatta giymez.Kardeşimde bende kış vakti tshirtle dolaşabiliriz,buz gibi sularda rahat yüzeriz.Ama şimdi ben oğluma atlet giydirmesem kızıyor:)Ter bezi koy sırtına diyor.Kuzenim mesela annesi alıştırmış banyodan sonra ısıtılmış kıyafet giyiyor:)Atlet giymezse yaz vakti üşür.
   Doktorlar çocuklarınıza siz nasıl giyiyorsanız bir kat fazlasını giydirin diyor!Sırtına hırka/süveter, ayağına patik,başına anne elinden çıkmış bere,boynuna en kalınından atkı:)Yapanı eleştirmiyorum ama sonra benim çocuum çok hasta oluyor demeyin.Çocuk bu tabiki hasta olucak heleki kreşe okula başladığı zaman düşünemiyorum bile.Ama açık hava gibisi yok.Hastada olsa muhakkak temiz havada kısa bir yürüyüş hem anneye hem çocuğa iyi gelicektir.Ben değil doktorlar söylüyor..

5 Kasım 2014 Çarşamba

Uyusunda Büyüsün Oğluşumm

  İlk 4aylık em yat uyu,kalk em yat uyu rutinimiz bittikten sonra oğlumun uykusu normale döndü.Zombiden hallice bir geceyi gündüzü öğretme dönemide atlattık.6.ayından itibarende kendi odasında yatmaya başladı.Hastalık ve diş çıkarma dönemlerinde tabiki huysuzluk ve geç uyuma sorunumuz var.Akşam uykuya dalmakta çok zorlanırsa ev tipi salıncağında sallayıp ninniyle uyutuyorum.Ama bundanda en kısa sürede vazgeçirmek istiyorum.Şartlı reflex oluşmaması için sallayarak,emzirerek yada tensel temas ile uyutmamak önemli tabi.
  Uyku ile ilgili her konuda size yardımcı olabilecek uyku koçları ve anne toplulukları var.. "uykusuzanneler.com" bunlardan sadece biri.Daha profesyonel birşey istiyorum derseniz; uykumeleği.com ve mykundak.com uyku koçları ile irtibat kurabilirsiniz.
  Ben birkaç farklı yöntem ile ilgili kitaplar okudum,çok acımasız olanlar,zorlayanlar yada yavaş yavaş alıştıranlar.İllaki size göre bir tarz bulup deneyebilirsiniz.Ben ağlayarak uykuya dalmasına karşıyım mesela.Çünkü anne bebek arasındaki güven bağını zedeliyeceğini düşünüyorum.Hem oluruna bırakıcı olduğum içinde çocuğumun bu sakinlikten nasiplendiğini gözlemliyorum.Ben yersem güzelce yer,zorlamaz ama sinirlenirsem ağzını kitler bağırır.Uyku eğitimi dahada hassas.
  Tracy Hogg-Bebek Bakım Sorunlarına Mucize Çözümler kitabı uyku dışındada yardımcı olabilir.Şu iki kitapta muhakkak okunmalı aslında zaten uyku koçlarıda bu kitaplardaki yöntemleri uyguluyorlar.
  Oturmuş bir uyku düzeni çocuğunuzun gelişimi düşünüldüğünde,annelerin en çok dert yandığı beslenmeden bile önce geliyor.Çünkü annelerimizin "bebekler uyuyarak büyür"lafı gerçek.Uyku sırasında  ve özellikle karanlıkta melatonin hormonu salgılanır.Bağışıklık sisteminide güçlendiren bu hormon aynı zamanda hipofiz bezinin daha fazla büyüme hormonu salgılamasını sağlar.Bebekler uyurken beyinleri çalışır ve gelişir.İyi bir gece uykusu,gün boyu öğrendiklerini hafızaya kaydetmesini,enerji deposunu yenilemesini ve zinde kalkmasını sağlar.Zaten uykusunu alamayan çocuk mutsuz,hırçın,ilgisiz ve uyumsuz olur.
  Bebeklerin 0-3yaş arası dönemi hayati önem taşıyor!Bu dönem içinde çok hızlı büyüyüp gelişiyorlar ve beyin gelişimini neredeyse tamamlıyor.Bu dönemdeki kaliteli uyku ve sağlıklı beslenme tüm gelişimini etkiliyor.Kaldıki zaten uyku beslenme alışkanlığını bile etkiliyor.Uyuyamayınca acıkıyor,yiyor yada emiyor enerji doluyor yine uyumuyor.Uykusunu alamamış hırçın bir bebeğe yemek yedirmeyi geçtim oyun bile oynatamıyorsunuz ki.
  Sağlıklı uyku alışkanlığının oturtulması için erken bebeklik döneminde verilen eğitim önemli.Uzmanlar tüm çocukluk dönemi boyunca 22:00den geç asla yatılmamalı diyor.Ben etrafımda çok görüyor ve okuyorum gece kendileri oturduğu için çocuklarıda oturan aileleri.Karı koca birbirinize vakit nasıl ayırıyorsunuz yahu..?
  Benim oğlum zor bir bebek en az herkesinki kadar diyeyim:)Ben naptım..rutin madem bir bebek için en önemli şey uyalım ozaman dedim.Uyku vakti yaklaşıyor ozaman mamayı yediriyorum tahıllı gece maması,muhallebi yapmıyorum.Banyo yaptırıp,çıkınca yavaşça masaj yapıp pijamalarını giydiriyorum.Emzirip yada yatırıp ninni söylüyorum.Sevdiği üçtane uykuya dalma şarkımız var onları dinletiyorum.Uyku için tek bir düzen oturtmaya çalışmak önemli.Bizim şimdilik yolunda sayılır.Sabır ve karalılık önemli anneler..Çocuk asla zorlanmamalı,iletişim en aza indirilmeli ve aynı saatlerde uyutmalı.Bir süre sonra alışıyorlar ve saat yaklaştığında sevimli sevimli esneyip gözlerini ovuyorlar:)Bakın burda uyku süreleri yaşa göre düzenlenmiş.Üç aşağı beş yukarı bu aralarda olması lazım.

28 Ekim 2014 Salı

Kartondan Oyuncaklar..

  Geridönüşümcü biri olarak zaten kartonlarımı çöpe atmam.Ama bunlarda değerlendirmek için güzelmiş:)Çok tatlılarrrr..Fotoğraf çekimlerinde bile kullanılabilecek tarzda olanlar var..