Oğluş bezi atsın onu (hayır kendimi:)) hediye olarak İzmire götürücem demiştim.Bir hafta kadar buralarda yoktuk bol gezdik,çokça yedik/içtik vee kürkçü dükkanına geri döndük.. Biraz kafamı toplama açısından iyi geldi.Güzel memleketimin havası,suyu herşeyi bambaşka zaten.(kandil denk gelince bolca lokma yedik)
Ananemle dedemi nasıl özlemişim anlatamam.Teyzuş ve cağnıım kuzenimde geldi.Konu komşu ve ev ahalisinin kalabalığıyla minnakın çenesi daha da bir açıldı! Ayyy 5 dk susmuyor be.Sürekli birşeyler anlatıyor ki konuşsun diye bekleyen bendim şimdi sussun diye gözünün içine bakıyorum:)Annelik işte böyle tezatlarla dolu garip bir hal.
Hava ise harikaydı! Eğer araba olsaydı yazlığa gidip denize bile girecektik.Kumsalda yalın ayak yürüyüp kötü enerjimi atmak istiyorum.Dalga sesleride terapi olurdu..
(üvey evlat değilim baba tarafına benziyorum:))
Gezinin en güzel yanıda kuzenimle dertleşmek oldu.İnsanın içine atmak yerine,paylaşacağı kimse olmaması ne kötü:( Hem bak kardeş olmasada bir kuzen (kardeşimden daha can!) yetiyor insana.Oğlumda yalnız kalmaz demek ki,sanki kardeşi olan yalnız kalmıyormuş gibi.. Evet bu aralar bu konuda gündemdeydi "başka çocuk istememek".Tabi Allah bilir ve hayırlısı neyse o olsun diyelimde büyük konuşup başımıza bir iş getirmeyelim..Zati bu evrenin benimle bir alıp veremediği var,karmam kötü karmam.Şans konusunda annem,teyzelerim ve kuzenlerimin de benden geri kalmadığı düşünüldüğünde kesin dedem yada ananem çingene ahı aldı diye düşünüyorum:)
İstanbuldan uzak kalmak bana,actionu bol aile ile vakıt geçirmek ise hepimize iyi geldi.Kendimi şarj ettım sanıyordum ama geri dönünce yine bir garip oldum.. Evin içinde bir başımıza kalınca çocuk bile bunaldı "offf offf ay dede yokk,nene yok püfff" diyor:(
Öte yandan İceoğlan kreşe başlıyacak diye yer araştırma/eleme ve düşünmekten bunalma dönemindeyim.El kadar çocuğu servise vermek beni çok düşündürüyor.Bu sene yazlığada öyle bir ay gidemem hem annem hem babam evde bir yapamadılar işe geri döndüler.Çocuğu yaz okuluna mı versem acaba diye düşünmekteyim.
İşe dönsem mi,yarı zamanlı mı olsa yoksa üniversiteye girsem de hep istediğim bölümü mü okusam (yaşımın artık geçtiğini düşünenlere inat) diye düşünüyorum.
Kardeşim yazın askere gidecek kısmetse eee birde ona üzülüyoruz.Gerçi ülkenin hali hal değil artık siviller daha çok tehlikede ya neyse..
Sevgili kocacııım(!) kendi işini kurduğu için normalden daha çok çalışıyor ve stresli haliyle.Onuda kendime dert edindim.
Dedem sanırım alzheimer hastası:( Önümüzeki hafta doktora gidecekler tabiki kabul etmiyor.. Ama bu hafta gördüklerimiz de ortada.Tam da gelmeden bir iki gün önce Still Alice filmini izlemiştim.Hay ben senin karma gibi... Tüüüm rahatlığıma ve normalde dert etmeyeceğim bu kadar şeyi kafama takma sebebim bu sanırım.Asıl konuyu düşünmek istemiyorum.Annem babamdan bile çok sevdiğim yaşlı tontonlarıma kıyamıyorum.Dedem gibi okuyan,çalışkan,dinç bir insana bunu yakıştıramıyorum:((
-5 dk. ağlama molası-
Ohhhh rahatladım valla, şimdi devam..