Lavabonun içinde yıkanmayı bekleyen bulaşıklar vardı ama kadının hiiiiç umuru değildi:))Oğluyla gönlünce tepişip,kudurmayı,eğlenmeyi ve mutlu olmayı seçmişti.
Evet belki durum biraz abartılı gözükebilir ve o bulaşıklar (bir önceki gün çok hastaydım) mutfak tezgahından yerlere kadar inmiş olabilir ama o an işte o anı kaçırmak istememek benim hakkım.Ben yemeğin ve dinlenmenin verdiği enerjiyle zaten bir gün önce yeteri kadar ilgilenemediğim evladımı, aman evim toplu dursun mantığıyla mutfağa girip bulaşığa girişip bıraksam o içeride yalnız oturup ya çizgi filmine bakıcak ya yanımda olmak istediği için paçalarımdan çekiştirip "yütfeeennn odama gelll" diye yakınacaktı.. Bulaşıklar bekleyebilirdi belki bi on dakika, belki bir yarım saat daha sonra yıkanabilirdi,önemli olan (benim önceliğim) oğlumla doyasıya gülüp,manasızca hareketlerle zıplayıp dans edip eğlenmek oldu! Ohhh iyide oldu! Bu noktada pembik evlerin sultanısı anaların kalp spazmı geçirdiğini tahmin ediyorum.Hatta bazıları acımasızca yorumlar yapar,bazılarıysa bilmiş bilmiş "biz anamızdan böyle gördük efenim,ev toplu oluncada oyun olur çocuğu böyle alıştırmamalı hedö hödö.." minvalinde ahkam kesebilir.Fakat evim temiz sadece dağınık çünkü içinde bir çocuk ve bir aile "yaşıyor" ,yaşanmışlık evimin her köşesinde.Dekorasyon dergilerinden çıkmış bir daire istemiyorum yinede her sabah topluyorum evet ama dağılınca kendimden geçmiyorum,çocuğumun vaktinden bunlar için çalmıyorum!
Salonun ortasına bomba düşmüş gibi olabilir fakat hayal dünyasında kurduğu oyunu elektrikli süpürge sesiyle bozmuyorum.Eninde sonunda topluyoruz beraber.
Kurabiye yaparken şekillendirmesine izin veriyorum, istediği kadar şekilsiz gözüksün düzeltmiyorum.Üstünü günde birkaç kez değiştirmek zorunda kalsamda kendi yemesini destekliyorum. "Pissss,pasaklııı,pirelenicek,ayyy ısırcak bak" diye dışardan belli belirsiz müdahele gelsede sokaktaki canları sevmesini gururla izliyorum! Parkta gönlünce oynamasını,su birikintilerinde zıplamasını seviyorum.Kendi kendini mutlu etmesini gözlerim dolarak izliyorum.Daha o gün temizlediğim banyoda küvetten sular fışkırtarak oynamasını gülerek izliyorum,sırılsıklam oluşuma katılarak gülmesini seviyorum.
İlk günden beri her gece yatmadan yatağına gidiyor,üzerini örtüyor ve kulağına fısıldıyorum "seni seviyorum,seni çok seviyorum oğlum iyiki varsın,bizi çok mutlu ediyorsun" ve yavaşça öpüyorum.Bilinç altına işliyordur diye düşünüyorum belki bir gün o fısıltıları hatırlar yada sadece güzel bir his olur içinde bilemiyorum.. Yanına uzanıyorum parmaklarımı saçlarının arasında dolaştırıyorum ve ona nasıl doğduğunu,çok komik olduğunu hikayeymiş gibi anlatıyorum.Yatmadan önce "bişiiy dicem gel otur şöyle" dediğinde yüzünü yoğurarak sevmek istiyorum ama uykusu açılır diye korkuyorum çünkü bir an önce uyumalı bende accık dinlenmeliyim diiil mi? Evet benimde kendi önceliklerim var,eşim ve çocuğum içinde var ve en son ev/iş geliyor.İşler öyle yada böyle haloluyor ama geçen zaman gerı gelmiyor..Anı yaşamalı,keyfini çıkarmalı!
Valla ben çocuğu sevmek için yaptım dekor için diiilll, henüz mıncırılmaktan zevk alıyor utanma,sıkılma hissetmiyorken ve hala izin veriyorken(!) doyasıya sevmeliyim..hala zamanımız varken..