5 Haziran 2018 Salı

Canım Ben

  Çekirdek ailemde ki öz şefkate sahip ve pozitif olan insan sayısı bir elin parmakları kadar. Ben,kuzenim,dayım ve ananem.Çemberi ne kadar genişletsek de başkasına rastlayamadık. İki teyzem,dedem,eşim,annemler ve geri kalanlar da genelde endişe ve stres seviyesi çok yüksek insanlar. Hani şu Cem Yılmaz'ın gösterilerinde örnekleme yaptığı " ayy çok güldük kesin başımıza birşey gelecek!" diyen tarzda tipler. Babam "Gamlı Baykuş" annemde "Ölüm Yiyen" (bknz Harry Potter),teyzem de CSI (çok fazla izleyip hepimize felaket senaryoları yazdığı için). Bilinçli farkındalık ölçeği testini alt üst derecede karmaşık insanlar. Tüm hayatlarını arada iyi olanı görerek yaşamaktan ziyade kötü olana,yolunda gitmeyeni örnek göstererek yaşıyorlar. Eve aldığım taze çiçek görüntüsü ve kokusuyla beni rahatlatırken yada kitaplar, bunu "fuzuli masraf" olarak görebiliyorlar mesela. Eskiden bu yönlerini eleştirirdim ama sonradan kabul ettim. Hatta "kabul" çok şeyi kolaylaştırdı. Çünkü artık anlatmaya çalışmak yada anlaşılmaya uğraşmak ve bunun bana hissettirdikleriyle uğraşmak zorunda değilim. Ohhh herkes nasıl mutluysa öyle gitsin dedikten sonra enerjimin düşmediğini fark ettim. Sonra bu bencilce geldi yine bir rahatsız oldum:) Tam bir kendini bulamama değil mi? Zaten bende bildiğim şeyi tam olarak içselleştiremediğimi fark ettim. Kendi yolculuğumda yeni sayılırken başkasını da buna sürüklemeye çalışmak "ben yaptım sende yap işe yarar" amacıyla değil sadece "ben faydalandım belki seninde işine yarar, ne güzel olur" diyeydi ama sanırım herkes için zaman farklı.. Yolculukta karşılaşacağımız yol göstericiler farklı..

  Oradan oraya atladığım bu konuyu hafta sonu gelen misafirimiz ile yaptığımız konuşmadan dolayı anlatmak istedim. Kadın enerji veren mağaralardan, meleklerle pozitif enerji veren yaşam koçlarından ve hatta gidip memnun kaldığı bir yerden bahsetti ve konu böyle açıldı. Ben bunlara inanmıyorum ,saadet zinciri bildiğin ama işte inanmanın gücü burada da ortaya çıkıyor. Placebo ilaç grubundaki denekler gibiler. "Çok iyi geldi 15 gün harikaydım!" eee sonra niye kötü oldun, bu durumun devamlılığı yok mu yani, sürekli göklerdekilerle bağlantı kuracak aracılar mı lazım? Bana göre enerji her yerde var,meditasyonun ve duanın iyileştirici gücüne inanıyorum ama geri kalanı para tuzağı gibi geliyor. Reıkı daha kabul edilebilir görünse de her yerde türeyen bu şifa merkezlerininde inandırıcılığı artık tartışılır. Yaşam koçluğu ve bilmem ne masterlığı sertifikası dağıtılan sürüyle merkez var. Nefes terapisti olmuş bir yaşam koçuna bakıyorum sosyal medya hesabına gelen eleştirilere öyle saldırganca yorumları var ki kendine faydan olmamış,kime ne yararın dokunur diye düşünüyorum. Karşınızda ki insanın enerjisi, konuşma şekli,vücut dili,ses tonu hem size yansıyan enerji hem güvenirlik açısından çok önemli. Self-compassion ile ilgili çok video izledim ama mesela ilk aklıma gelen Kristin Neff oldu o sakince anlatımı, sesi beni etkilemişti. Linkini anneme attım. Ben böyle şeylerden bahsedince sanki tarikata girmişim gibi bakıyorlar:) Bir dönem Mevlevihane' ye sıkça giderdim o dönemlerde hayatıma "sabır" kavramı girmişti. Daha sakin ve anlayışlı olmayı gördüm. Sözle anlatıldığında yada çok satanlar bölümündeki birbirinin aynısı kişisel gelişim kitaplarında ki gibi yapmalısınız,şöyle olmalı,olmuyorsa sorun sizdedir vs gibi değilde olduğu gibi olan insanlardan,gelişime ve eleştiriye açık insanlardan görmek..onlarla yaşamak daha etkili. Tabi sadece gördüm, öğrenme kısmı ise çoook az. Maalesef çok sabırlı bir insan değilim. Gerçekten çaba gösterdiğim zamanlar da bile bu benim için zor.
  Sonra Reıkı den bahsettik. Bir diğeri kızının plates hocasının Reıkı yaptığından bahsetti.Bel ağrısına iyi gelmiş,gelebilir. Bir yönden rahatsız çünkü ona sanki dinle ilgili gibi gelmiş ama aslında her hangi bir dine bağlı değil. Ben Reiki'nin ilkelerine ve evrensel yasasına daha bu kavramla tanışmadan yıllar önce zaten aşinaydım. Yaşam gücü enerjisi azaldığı zamanlarda stres arttığında hastalıklara daha açık oluyoruz diye düşünürdüm. Her zaman olumlu düşüncenin hem bedensel hem ruhsal olarak iyileştirici gücü olduğuna inanırım. Duanın ve şükür'ün mutlaka karşılığı olduğuna inanıyorum. Dönüp dolaşıp bu konular hep inanca geliyor sanırım. 
  Kendini sevmek de narsizim değil, ben kendimi seviyorum. Kusurlarımı da sevmeye çalışıyorum sonuçta kimse mükemmel değil, kendimi başkalarıyla kıyasladıkca eksik hissedeceğime herkesin kusurları olduğunu "kabul" ediyorum. Olduğun gibi görünmenin güzelliğini ve rahatlığını seviyorum. 

Kendimi seviyorum, canım ben!
Çevreme, doğa anaya ve onun çocukları olan hayvanlara saygı duyuyorum.
Sağlığım için şükrediyorum ve onu korumaya çalışıyorum.
Negatif düşünmeyi ve kötü sözler söylemeyi azaltmaya çalışıyorum.
Kin tutmak en çok bana zarar verir, ilahi adalete inanıyorum.
Ne ekersen onu biçersin, ilahi plan nihayetinde vuku bulur.
















2 yorum:

  1. Ayyy 10 gundur annemlerleyiz ve her animiz ayri bir aman dusecek aman hastalanacak. aman yaman yeter be valla sinirden sistim inanilmaz dustu enerjim ama sen nasil basardin ben cok takiliyorum, gormemezlige ver diyorum bu sefer ceren ceren tut dusecek... bitmiyor felaket senaryolari.. diger grup insan, yani sifacilar bni cok gerer cunku benim gozlemime gore dunyadaki en dar bakisli ve en kibirli insanlardir bunlar, ben herseyi cozdum, sana ogreticem egiticem dusuncesi bana cok daral veriyor.. bu yolda olmayanlar zaten hemen belli ediyor kendini ama daha icedonuk olduklari icin onlar cikmiyor karsina, sen rast gelebiliyorsun.. kismet..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet bende onu söylüyorum işte bu şifacı arkadaşlar her şeyi çözmüş sanki ama yok ıhh bana uymuyor.Çok böyle sakin sakin konuşan insanda içimde bir şey uyandıramıyor.Eğer diğer türlüsüne dediğin gibi rastlayabilirsen ne ala..

      Sil